12 Mart 2016 Cumartesi

Sünnet Derisi, Şafak Sezer ve Kellik

Cinsel organdan kafaya yapılan doku transferiyle büyük bir aydınlanma yaşanan Yeditepe Üniversitesi'nde Şafak Sezer'in de katılımıyla gerçekleşen basın bülteni, Sabah ve T24 başta olmak üzere büyük gazetelerde yer buldu. 

Sabah'ın haberi:

T24'ün haberi:

Bakalım Kelopecia adıyla çıkacak olan bu kellik ilacı nasıl bulunmuş:


''Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Başkanı Prof. Fikrettin Şahin, sünnet derisinin kök hücrelerinden geliştirdikleri kremle kelliğe kesin çözüm getireceklerini öne sürdü.
3 yıllık çalışma sonucu elde ettikleri kremi ilk olarak hayvanlar üzerinde denediklerini ve iyi sonuçlar aldıklarını söyleyen Prof. Şahin, "Tıraş edilen farelerin sırtına formülü sürdük.12'inci günde hayvanların sırtının kılla kaplandığını gördük. Üstelik siyah farelerin yeni kılların çok daha koyu olduğunu gördük" dedi. (Tıraş edilen farenin sırtının 12 gün içinde kılla kaplanması, formülle veya formülsüz gerçekleşen bir durum. Kellik çalışmaları, FOXN1 mutasyonlu nude ve doğuştan kılsız farelerde yapılmalı.) Sünnet derilerinin kök hücresinin, bütün hücre tiplerine dönüşebilme yeteneğine sahip olduğununu tespit ettiklerini söyleyen Şahin," Gördük ki bu hücreler çok özel. Besi ortamlarında farklı moleküller üretiyorlar. [...]" diye konuştu. (Bütün hücre tiplerine dönüşebilme yeteneği, zaten kök hücrenin tanımında vardır. Bunu siz bulmadınız :( )
...
Bedrettin Dalan, ilaca yarı Türkçe yarı latince "Kelopesia" adını vermeyi düşündüklerini söyledi. (İyi bir ilaç isminin birçok kriteri olmasına rağmen, hedef aldığı sağlık sorununu tedavi ediyormuş gibi duyulması iyi olabilirdi. Türkçe'den 'kel' ve latinceden alopecia yani 'kellik' kelimelerini alarak oluşturulan bir isme sahip bu ilaçtan sadece ve sadece kellik bekleyebileceğinizi garanti edebiliriz.)  "Yeğenim" olarak tanıttığı Şafak Sezer'i yanına çağıran ve kendisinin de ilacın gönüllü deneklerden biri olduğunu söyleyen Dalan, Sezer'in saçlarını göstererek "Burada hiç saç yoktu" diye konuştu. (Lol ¯\_(ツ)_/¯)''
Kısa bir literatür taramasından sonra, Yeditepe Üniversitesi'nden çıkan araştırmaların kayda değer bir kellik ilacına işaret etmediğini gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Klinik deneylerin sadece Şafak Sezer'le sınırlı olmasından emin olsak da şüphelensek de, 1 ay sonra piyasaya sürülmesi planlanan ilacı merakla bekliyoruz.
Dini ve kültürel gelenekler, imkan verilince başaran Türk'ler, milli komiğimiz Şafak Sezer...Bir bilim haberinde daha ne arıyorsunuz? 

Şimdi herkes sünnet derisini başına koyup düşünsün: Nerede hata yaptık?


Haberi getiren Serdar Başeğmez'e teşekkürler.