20 Mayıs 2015 Çarşamba

Geçmişten günümüze bilimde kadına şiddet



Bu sefer Türkiye medya tarihinde uzun bir yolculuğa çıkıyor ve Geçmiş Gazete aracılığıyla, 1960ların tehlikeli dehlizlerinden bulup çıkardığımız bu haberi inceliyoruz.

Haber, bilimsel bir gelişmeyi muştuluyor: ''Kocalar arada bir eşlerini dövmelidir''.
''Kadınlara atılan dayak, çok zaman müspet netice veriyor. [...] ...dayağın bazı izdivaçları yıkılmaktan kurtardığına.[...] dayağın çok defa faydalı olduğuna kanaat getirmişlerdir....Doktorlar, erkeğin karısını dövmesinin gerek erkeğin, gerek kadının ruhunda mevcut çok köklü birtakım ihtiyaçlara karşılık verdiğini de ilave etmektedirler. Yine aynı bilginlere göre, karısını kayışla veya sopayla döven kocalar, evlerine son derece sadık erkeklerdir.''
Okuduklarınız karşısında göz bölgenizde kanlanma, derinizde çekilme oldu mu? Kim bu habis ruhlu araştırmacılar? Dr. John E. Senel kim?
Literatür kazan, bilim-bilmiyim kepçe, orjinal araştırmayı bulduk. Başyazarın ismi, elbette yanlış yazılmış, doğrusu, Dr. John E. Snell olacak.


Diğer yazarların ismi doğru, ve çok şükür ki haberin tek doğru kısmı bu. Zira, haberde de belirtildiği gibi şiddet gören 37 kadını inceleyen bu araştırma, dayak atmanın kadına ve evliliğe iyi gelip gelmediğine yoğunlaşmıyor. Makale, şiddet gören ve bunun için polise başvuran kadınların bulundukları hanede aile dinamiklerini araştırıyor (Erkekte cinsel yetersizlik bulgulardan biri).

***

Türkiye'de medya, o günlerden bugünlere epey yol kat etmiş görünebilir, neyse ki günümüzde dayak övücülük gazeteciliğin dipsiz kuyularında bile mevcut değil. Yine de, kadına şiddeti normalleştiren ve sık sık karşımıza çıkan şu örnekleri ve benzerlerini unutmayalım. İlki, Milliyet Blog'dan. Daha sonra, 'dövdükten sonra sizinle sevişen kocalarınıza aldanmayın, dayak kötüdür :(' mesajı ile devam eden yazının, kullandığı başlık ve girizgah, iki tarafın onayı olmadan gerçekleşen bir şiddet söz konusu olduğu için mide bulandırıcı (bunu söylemeye gerek var mı?):



İkincisi, TRT haber'dan video haber. Buyrun, hiç sevmediğiniz kadın şoförlerin FECİ DAYAK yemesini zevkle izleyin:


 Gazeteciliğin kadına şiddeti gizliden gizliye pohpohlamayı bıraktığı ve bunun için bilimi kullanmadığı müspet bir istikbal dileğiyle.